- Simiiitçiiii ! Simiit taze simit diye o hepimizin sevdiği nida yükseldi.
Simit sevmeyeniniz var mı ? Ne kadar kültürümüzle bütünleşmiş samimi bir yiyecek değil mi ? En yakın arkadaşı çay mesela. Yanlarına yakışan üçüncü peynir . Biraz daha şartları zorlarsak zeytin ve domates.
Bir arkadaşınıza veya büyüğünüze çat kapı götüreceğiniz en güzel atıştırmalık.
-'' Ben simidin yanığını severim .''dedi bayan elinde gerçekten bir tarafı yanmış bir simit tutarak . Hatta simitçinin fırından özellikle istenmeyen yanmışları kendisi için topladığını söyledi.
O an şunu düşündüm. Ben de fazla kızarmayanını seviyordum. Sistemdeki ilahi denge ne güzeldi . İstemeyi verenin asıl irade sahibi yaratıcı olduğunu tefekkür ederek şükrettim . Ya hepimiz aynı olsaydık .
Aynı renk gözden , aynı saçtan , aynı tarzdan hoşlansaydık...
Aynı yemeği , aynı kitabı , aynı sanat dalını sevseydik...
O anda bir çok aynılaşmış hal geçti gözümün önünden ve hiç hoşlanmadım .
Ve dedim ki ; farklılıklarımızla harika bir bütünü tamamlıyoruz. Aynı bir pazıl gibi . Birimiz eksilse bütünü değersizleşecek bir pazıl. Olduğumuz gibi güzeliz.
Ben simidi az kızarmış , o çok kızarmış severken...
09. 02 .2016
Ben hep söyle düsünürüm. Allah bile bizi farkli yaratmak istemis yoksa tek tip de yaratirdi. Bence de farkli olmasi daha güzel dünyadaki herseyin.
YanıtlaSil