14 Temmuz 2015 Salı

BEBEK BÜYÜTÜRKEN -1



                            Anne hamile olduğunu öğrenir. Aile bireyleri uzun zamandır bu anı beklemektedir, kutlamalar yapılır. 9 ay boyunca bebeğin doğumu için hazırlıklar yapılır ve “o gün” gelir. Anne doğuma girer, baba ve tüm aile bireyleri heyecanla beklerler. Ne mutlu ki fizyolojik olarak sağlıklı bir bebek dünyaya gelmiştir. Bebek 4 aylık olduğunda, anne bebeğinde farklılıklar olduğunu gözlemler. Göz takibinin, el hareketlerinin ve tepkilerinin farklı olduğunu hisseder, ne var ki kimseye bunu açıklayamaz… Aradan 2 ay geçmiştir, bebeğin gelişimi 6 aylık bir bebeğin gelişiminden geride seyrediyordur. Neredeyse ses çıkarmıyordur, duygusal tepkileri belirsiz, bakışları donuk ve kaygılıdır… O süre zarfında birçok kez doktora gidilir, ama akut hastalık (Soğuk algınlığı, öksürük vb.) takipleri dışında bir değerlendirme yapılmaz. Anne bebeğindeki farklılık konusunda babayı ikna etmekte zorlanır. Baba, “her çocukta bireysel farklılıklar olabileceğini, kendi bebeklerinde de bir sorun olmadığını” dile getirir. Bir süre sonra baba da gözlemlerinde anneyle hemfikir olunca, bebeklerini çocuk doktoruna ve pedagoga götürürler. Uzmanlar gelişim değerlendirmeleri ve bazı tetkikler yapar. Sonuçlar bebekte gelişim geriliği olduğunu teyit eder. Artık onlar için belirsiz bir yolda bilmedikleri bir yolculuk başlamıştır…
         Bu örnekte bahsettiğim erken tanılanabilmiş bir gelişim geriliğidir. Uzmanların karşılaştığı durum ise genellikle tam tersidir; “çocuk konuşma yaşına geldiği halde konuşamadığı, basit komutları anlamakta sorun yaşandığı veya duygusunu ifade etmesinde gerilik olduğu” fark edildiğinde yapılan başvurulardır. Çocuğun 1-2 yaşından daha önceki dönemlerde, bu hikâyede de olduğu gibi doğal gözlemlerle gelişim sürecinden biraz daha haberdar olunursa erken tanılama yapılabilir. Hangi engel türünde olursa olsun, doğru tanı konularak gereken destek, eğitim ve gelişim sürecini başlatmak aile ve çocuk için en doğru davranış olacaktır...
NOT : Hekimlik hayatımda aldığım önemli hayat derslerinden biri de annelerin iç güdülerini önemsemektir. Dr. Ayşen Çankaya
Lütfen biraz daha gözlem, daha fazla DİKKAT ve FARFINDALIK… (Tin Psikoloji Portalından alıntıdır )

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder