16 Haziran 2016 Perşembe

BANA ALGINI SÖYLE SANA KİM OLDUĞUNU SÖYLEYEYİM

   

                   Bir soruyla başlamak istiyorum .  Fotoğrafı ilk gördüğünüzde ne düşündünüz , neler hissettiniz ? Sorunun cevabı ile ilgili tek bir fikrim var . Hepinizinki size özgü ve özel... 

             Biz insanlar öğrenirken ve düşünürken duyusal bilgi kullanırız. Gördüklerimizi  işittiklerimizi ve hissettiklerimizi yaşadığımız tecrübelerle harmanlar , bir yerlere kaydeder ve zamanı geldiğinde oradan kullanmak için çıkarırız. Peki duyusal bilgi dış dünyadan bize nasıl ulaşır ?

             Bilgiyi iki şekilde işleriz . 1- Duyum . Duyum yaşamın ham maddelerini yorumlamamızdır. Bunu duyu organları sağlıklı insanlar genellikle ortak paydada değerlendirir. Örneğin piyanonun tuşlarından kulağımıza ulaşan melodi , trafiği düzenlemek için kırmızı + sarı + yeşil renkli ışıkları olan şey trafik lambası , kışın bembeyaz rengiyle üzerimize yağan soğuk şey kar gibi... 2- Algı

             Aldığımız bu bilgi duyumlarını ise yine daha önce öğrendiklerimize ve konuyla ilgili tecrübelerimize göre sürekli yorumlarız . Geniş ve beyaz bir kanepede çok rahatsız bir gece uykusu geçiren kişinin aynı renkte başka bir kanepeyi ilk gördüğünde rahatlığı ile ilgili yorumu ve beğenisi kendine özgü olacaktır. Benzer kanepede mutlu anlar yaşayan bir başkasında kanepeyle ilgili farklı bir algı oluşması olasıdır. İnsanlar duyumlara ilişkin algılarını görsel , işitsel ve ( kinetik) hissel ağırlıklı olarak öncelikli hale getirebilirler. Algı adeta duyumun dikkat ve bilgi haline geçmiş şeklidir. Algılarımız tepkilerimizi ve davranışlarımızı ayarlamamız için de çok önemli rol oynar. Algımız ilk oluşurken ise çok fazla faktör rol oynar.

            Stephen King'in ana karakteri palyaço ve katil olan bir korku serisi vardı . O dönem çok arkadaşımın palyaçoları sevimsiz ve itici bulduğuna şahidim . Ya neşeli bir anınızda gördüğünüz ilk palyaço bu olsaydı :

          

            '' Algılama Anı '' çok kritik bir andır. Algılayanın o anki ruhsal durumu kadar , algılanan nesnenin geçmiş yaşantısı ve gelecek beklentisi ile ilgisi de bu anda etkilidir. Son bir tanım yaparsak algı duyusal ham maddelerin , duyu organları aracılığı ile işlenip öznel ve göreceli bir izlenim bıraktığı bilinçli bir süreçtir. Hayatımızı şekillendirdiğimiz bu kadar önemli bir konuyla ilgili algı daha çok yazıya konu olacak gibi...

          '' Bir insanı dış dünyada davranış tercihleri , iç dünyasında ise önem tercihleri yani nelere dikkat edip , neleri göz ardı ettiği tanımlar. Her iki durumda da kişi yaptığı tercihlerden kendi sorumludur ve sonuçlarını kabullenmek zorundadır. Ortega y Gasset 'in de dediği gibi ;

BANA NEYİ ÖNEMSEDİĞİNİ SÖYLE ,

          SANA KİM OLDUĞUNU SÖYLEYEYİM .  W.H.AUDEN ''


16.06 2016



4 yorum:

  1. O zaman cevap verebilir miyim :)) çocukların ikisi de çok tatlı

    YanıtlaSil
  2. Çok sağlam bir yazıydı. Okurken pek çok şey geçti aklımdan..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim Yağmur Yağar :) Birazcık katkım olabildiyse ne mutlu bana...

      Sil