28 Haziran 2016 Salı

DİNLE - 2



                   '' BİŞNEV ! İşit , dinle ! Bu ney neler anlatıyor ; 

                         Dinle ! Ayrılıklardan nasıl şikayet ediyor ''


                 Mevlana Celaleddin Rumi , Mesnevi 'sine  '' işit ! '' sözüyle başlar . Bu başlayış , İslam medeniyeti çağlarındaki dini edebiyat geleneğine uymaz gibi görünür. Mesnevi' de böyle bir başlangıç bulunmayışı dinlemenin önemine dikkat çekmek istediğinden diye yorumlanır . B harfi ile başlayan '' BİŞNEV!'' boşuna bu muhteşem eserin ilk kelimesi olmamıştır. Dikkat edilirse buradaki dinleme dinlediğini idrak et , anla , sindir , içselleştir , anlamlandır anlamındadır . Sıradan bir duy ve unut demek değildir.

                  Tasavvuf bilginleri Kur'an 'dan süzülen böyle bir eserde Allah'ın (c.c) işitmeyi görmekten faziletli göstermiş olduğunu söylerler. 


                  Yaratıcının bu kadar önemsediği dinleme aksiyonu , günlük hayatta kişinin dinleyebildiği kadar odaklanabildiğini gösterir. Dinleyebilen kafasının içini gerektiğinde boşaltabilen , düşüncelerini durduran , bir açıdan zihnini yönetebilen kişidir. Dinlemek böyle bakılırsa bir erdemdir. Bir açıdan da dinlenilen kişiye saygı gösterme ve değer verme alt notalarını içerir.  

                  İyi dinleyebilen kişilerin  yüksek farkındalığa  sahip olduğu görülür . Bakalım güçlü dinlemeye kadar hangi seviyeler var .



SAHTE DİNLEME :  Dinliyormuş gibi görünmek olarak kısaltılabilir. Hani okul yıllarında derslerde tahtaya bakar , başka başka hayaller kurardık . Dinleyenin zihni o andan ve mekandan tümüyle uzaklaşmıştır. 

BAŞLANGIÇ DİNLEME : Dinleyen konuşmanın başını dinler , sonunu tahmin eder ve '' Ben durumu anladım '' diyerek sonuca atlar. Çocuğunuz gelse ve '' Anne ödevimi okulda unuttum ! '' dese ya kızarsınız ya da olsun yarın halledersin gibi bir zihinsel yargıya varırsınız. Oysa bu cümle şöyle bitebilir .'' Ama arkadaşımı aradım okula yakın oturduğundan aldı . Birazdan eve bırakacak . ''

İşte hayattaki çatışmaların ilk yumaklaşmaya başladığı nokta burasıdır. Yapmamız gereken bu noktada yargısız ve sabırlı olabilmeye çalışmaktır! 

SEÇİCİ DİNLEME : Algıda seçicilik yaparak ilgimizi çeken bazı kelimeleri duyduğumuzda dinleme seviyemizin yükselmesi , tersi olduğunda da düşmesidir. Örneğin bir doktor hastalıkla ilgili bir kelime geçtiğinde ister istemez odaklanır.

AKTİF - YARGISIZ DİNLEME : Dinleyenin zihninin tamamen dinlediği kişide , o anda olduğu , yargısız ve yorum yapma ihtiyacı duymadan dinlediği haldir. Bu şekilde çocuğunuzu , eşinizi , arkadaşınızı , patronunuzu dinlediğinizde eminim daha önce duymadığınız şeyler duyacaksınız . Dinleme becerinizi arttırdıkça karşınızdaki insana sevgi ve şefkatinizin arttığını hissedeceksiniz . Herkesin hikayesindeki güzelliği sabırla dinleyebilmek gerçekten önemli bir meziyettir.

Bir insana verebileceğiniz en güzel insani hediyelerden biridir yargısız dinleyebilmek... 

Yargısız dinleyebildiğinizde bağ kurmaya başladığınızı göreceksiniz . Bağ kurmaya başladığınızda da esnekliğinizin arttığını ...

Ve unutmayın bu dünyayı en kolay değiştirebilecek olanlar esnek insanlardır...



                                    ***                      ***                    ***


Kaynaklar : * Şerhli Mesnevi-i Şerif / Ken'an Rifai 

                       * Koçluk Okulu - Timur Tiryaki 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder